3 Temmuz 2012 Salı

Organik Çilek ve Nar Ekşisi

Zaman zaman organik pazarlardan dayanamayıp çilek alıyorum, çocuklar istiyor. Ancak Temmuz 2010 tarihli bir mesajında İpek Hanım Çiftliği sahibi Pınar hanım çileklerin nasıl organik pazarlara gittiğini anlatmıştı. Bu mesajın bir kısmı aşağıda. Sonunda bu sene balkon bahçeme iki tane çilek fidesi aldım yan yana diktim, ancak henüz 2 ay geçmesine rağmen bir mahsül alamadım. Satıcıya sorunca ancak seneye verir dedi :(

"Genelde Bursa'da bulunur organik çilek sertifikası almış üreticiler. Yöntem hep aynı... Ellenmemiş temiz bir bahçeye yirmi - otuz fide dikerler. Bu fideler dikildikten sonra sertifika kuruluşlarından birini çağırırlar.
Numune alınıyor, kontrol laboratuvarına gidiyor, haliyle sağlıklı çıkıyor. Yüklüce bir ödeme de yapıldıktan sonra sertifika ellerine geçiyor. Sonra kim tutar sizi..! Önce gidip bir organik pazara kaydınızı yaptırın, ya da son zamanlarda pıtrak gibi çoğalmış organik ürün dükkanlarından biri ile anlaşın. Sonra doğru Bursa Hali'ne! Doldurun bir kamyon, yığın organik ürün pazarındaki tezgaha. Bir elinizde üzerinde ''Organik Çilek'' yazan sertifika var, önünüzde de kasa kasa kırmızı çilek... Alış bir lira, satış beş. Satın satabildiğiniz kadar. Elinizdeki sertifikada üretimin yapıldığı metrekare ile sattığınız çilek miktarı arasında mantık kurabilecek bir kurum, kuruluş var mı? Yok. Organik pazarlara gelen malı numune alarak düzenli olarak kontrol ettiren bir mekanizma? O da yok.

Benim beş kilometre yanımda Türkiye'nin çilek cennetlerinden biri: Atça... Her gün organik pazarlara kamyonlarla çilek yolluyorlar. Kilosu elli kuruş'tan. Tek bir üretici görmedim ki yetiştirdiği çilekten bir tane yesin ya da kendi ailesine yedirsin. Ben çilek yetiştirmeye çalıştım. Azami özen, azami çalışma ile bir dekar yerde elli kilo çıktı. Reçel yaptık. Hepsi bu." 

Ve tabii sonunda Çilek Yemeyin diyor. Nasıl olacak bu iş şaşırdım valla :(

*************************

Bir de Nar ekşisi yapımı tarifi vermiş Pınar hanım, nar ekşisi normalde biraz sulu olmalıymış:

"Nar ekşisi normal nardan yapılmıyor. Deli nar, ekşi nar'dan yapılıyor. Çok az kaldı bu ağaçlardan artık. Toplanıyor, ikiye yarılıyor, kabuğundan tokaç ile vurularak dökülüyor, taneler sıkılıyor ve yayvan bir bakır leğende bu tanelerin suyu sıkılıyor. Sonra ateşe konuluyor ve kaynatılıyor. Maksimum dört saat... Bu sürede suyu uçar ama yine de gayet akışkan kalır. Bir dakika daha fazla kaynatırsanız yanar. İşte tam bu noktada iki seçeneğiniz var. Ya beş kilo nardan çıkarabildiğiniz 200 gram'lık sıvıya razı olacak ve bu zahmetli işin ürününü gerçek ekşiyi bilenlere satacaksınız; ya da ''Nar Ekşisi Yapma Formülü'' yazacaksınız Google'a, karşınıza çıkacak ekstretli, enzimli, glikozlu, kıvam arttırıcılı formüllerden birini uygulayacaksınız. Siyah, yapış yapış, ağza tatlımsı gelen şeyi bulduğu için alıcılar size teşekkür bile edebilir bunu yaparsanız hem :)"